Hüsnü Bayramoğlu ağabey anlatıyor ;
1959 yılı sonunda Adnan Menderes Emirdağına gelmişti. Biz üstadımızla akşam Namazını kıldık, aşağıdan insan sesleri geliyordu.Üstadımızla yalnızdık,
Üstad ; "Hüsnü bak bakalım" dedi "ne var aşağıda"
Ben de pencereden baktım aşağıda üstü açık bir arabada Adnan Menderes var, halk etrafını sarmış üstadın evini işaret ediyorlar, ama araba ilerleyemiyor.
Bende, "Üstadım Menderes size selam vermek istiyor" dedim.
Üstadımız bunun üzerine pencereye çıktı ve el ile selam verdi.
Gece yarısına yakın bir saatte Gazi bey ve iki başka mebus üstadı ziyarete geldiler.Ve üstada şöyle dediler. "Üstadım, Menderes alayiş olmasın ve siz rahatsız olmayasınız diye bizi gönderdi."
Üstadımız da onlara cevaben Menderese deyin ki ;
"Gazetelere inanmasın, etrafı yardakçı ve dalkavuk dolu ( o gün İzmir de menderesin yüz bin kişi tarafından karşılandığı yazıyor gazetelerde) onu tutan biziz.Risale-i Nur talebeleri onu muhafaza ediyor.
Ona selam edin, ezanı Muhammediyi aslına çevirmekle kuvvet kazandı, radyolarda Kur'an okuttu kuvvet kazandı.
İki şey istiyorum,
1- Risale-i Nurları maarifte bahusus üniversitelerde bir dersi hakikat olarak okutun
2- Ayasofyayı açın,
O zaman yıkılmazsınız ve yıkamazlar ve on ordu kadar kuvvet bulursunuz."
Ona selam edin, ezanı Muhammediyi aslına çevirmekle kuvvet kazandı, radyolarda Kur'an okuttu kuvvet kazandı.
İki şey istiyorum,
1- Risale-i Nurları maarifte bahusus üniversitelerde bir dersi hakikat olarak okutun
2- Ayasofyayı açın,
O zaman yıkılmazsınız ve yıkamazlar ve on ordu kadar kuvvet bulursunuz."
Kaynak : Risale Ajans